Çocukluğumu başında geçirdiğim emme-basma tulumba (emme basma tulumba deyince aklına Erkan Yolaç'ın "evet,hayır" yarışması gelenler parmak kaldırsın:) )
Saatlerce oyun oynadıktan sonra, ağzını dayayıp buz gibi kuyu suyu içmenin verdiği zevk bambaşkaymış meğer... Tekrar çocuk olsam...
şimdiki çocuklar görse bunu ne bu derler..ahh buz gibi gelirdi su..hey gidi günler..dönerken benide döndür o zamana :)
YanıtlaSilevet çok üzülüyorum şimdiki çocuklara. hadi hep beraber gidelim :)
YanıtlaSilHaklısın, onun tadını o keyfi hiç bir şeye değişmem ben :) Ve malesef şimdiki çocuklar tulumbanın ne olduğunu bilmiyorlar...
YanıtlaSildaha bilmedikleri o kadar çok şey var ki... aslında blogta bir nostalji bölümü yapsam fena olmayacak sanki:)
YanıtlaSilparmak kaldırıyorum :)
YanıtlaSilEskişehir de evimizin bahçesinde vardı. Geçen senelerde gittiğimizde oğlum ne olduğunu öğrendikten sonra bütün gün başında oynadı.
tekrar çocuk olsak ve saatlerce oyun oynasak sonra dert tasa olmadan uyuyup kalsak ne güzel olur du...
YanıtlaSilbirde hem çekip sonra acilen su içip yüz yıkamak var değilmi:))
YanıtlaSilbıraktığım izler; ne güzel oğlunun da artık tulumba hatırası var :) hiç unutmaz artık:)
YanıtlaSiliçimdeki karnaval; aaah ah...
örgüçantam; :)) evet elinle kuyunun ağzını kapatırsın, çekip çekip birden bırakıp hızlı hızlı elini yüzünü yıkarsın :D
Bizim de vardı çocukluğumuza ait bir kaç tulumba:) o günlere döndüm görünce , sevgiler
YanıtlaSil;) sevgiler
YanıtlaSil